Welcome To Our Awesome Magazine WordPress Theme

Masumlara Karşı Tuzak, Mutlaka Allah’ın Daha Büyük Tuzaklarıyla Karşılık Bulur

2018 yılından beri durup dinlenmeksizin devam eden kumpaslar, oyunlar, tuzaklar 2024 yılında halen devam etmektedir. Bu süreç boyunca, suçsuzluğumuz çok iyi bilinmesine rağmen, türlü çeşit oyunlar ve zulme varan uygulamalarla kumpas devam ettirilmiş, hakkımızda kara propagandanın her türlüsüne izin verilmiştir. Haksızca, hukuksuzca verilmiş olan 10 bin yıllık ceza kararları yetmiyormuşçasına, 2024 yılına geldiğimizde dahi bir cezaevinden diğerine sürgünler devam ettirilmiş, bu konuda akıl almaz bir medya/sosyal medya kulisi yapılmış, hakkımızda akıl almaz yalan ve iftiraların dört bir yana ulaşması sağlanmıştır.

Bunlar, elbette organize bir çalışmanın sonuçlarıdır ve bu kirli planların kurgulayıcıları, halen bu oyunları devam ettirme azmindedirler.

Çok defa gerek Sayın Dairenize gerekse kamuoyuna belirttiÄŸimiz gibi, söz konusu tuzaklar ve planlar bizim nezdimizde her zaman etkisizdir ve daima etkisiz kalacaktır. Zümer Suresi 62. Ayette belirtildiÄŸi gibi Allah, her ÅŸeyin yaratıcısıdır ve her ÅŸey Allah’ın kontrolündedir. Dolayısıyla, Allah’ın yarattığı bir kader içinde bizim için her ÅŸey hayırlıdır; bakış açımız asla deÄŸiÅŸmemiÅŸtir ve deÄŸiÅŸmesi mümkün deÄŸildir.

Ancak söz konusu kirli tuzaklar ve planlar devam ettiğinden, önemli bir gerçeğin altını çizmek gereği hasıl olmuştur.

Samimi mümine, mazluma ve masuma karşı tuzak, ALLAH’IN GÜCÜNE GİDER. Bu tuzakları kuranlar, Allah’ın kendilerine tanıdığı vakit ve imkanlara aldanarak güç sahibi olduklarını, planlarının daima baÅŸarılı olduÄŸunu, tuzaklarının karşılık bulduÄŸunu görerek aldanırlar. Bu aldanış onları, asla yenilmeyecekleri düşüncesine yöneltir; Allah’ı unutarak kendilerine üstünlük atfederler. Planlarını gittikçe geliÅŸtirir, kirli tuzaklarını daha da fütursuzca uygularlar.

Ancak samimi Müslümana, masuma ve mazluma karşı kurulan tuzak, eninde sonunda tuzağı kuranlar için büyük bir hüsranla sonuçlanır. Bunları yapanlar tam “en büyük güç sahibinin” kendileri olduklarını zannederken, “yenilmeyeceklerini” sanmışlarken, bir anda görülmemiÅŸ bir hüsran ile karşılaşırlar.

Bu hüsran, masumlara karşı tuzak kuranların tamamını bulur ve bu, Allah’ın asla deÄŸiÅŸmeyen kanunudur. Ancak aslında bu kiÅŸiler, tuzaklarının baÅŸarıya ulaÅŸtığını zannettikleri zamanlarda da ince ince, adım adım Allah’ın tuzağıyla karşılaşırlar. O anda fark edemezler belki. Ama kurulan tuzağın aslında kurulan kiÅŸiye hayır olduÄŸu, çok kısa bir süre içinde ortaya çıkar.

Kumpasçıların, bizlere kurulan tuzaklara aldıkları karşılık aslında bunun açık göstergesidir.

Uzun bir kumpas sürecinin sonrasında cezaevinde de kendilerince sürgün yöntemleriyle bizlere zarar vermek isteyenler, aslında farkında olmadan Allah’ın planladığı tuzaÄŸa kendileri düşmüşlerdir.

ÖrneÄŸin, bu dönemde beni en batıdaki cezaevlerinden en doÄŸudaki cezaevlerine sevk ettirerek kendilerince eziyet etmek isteyenler, kendi tuzaklarına düşmüş durumdadırlar. Önceki dilekçelerimizle de iÅŸaret ettiÄŸimiz gibi, sevkimizin yapıldığı 3 ayrı ÅŸehir, Edirne, Erzurum ve Van, Kuran’da özel olarak tanıtılmış olan, gelecekte ortaya çıkacağı anlaşılan ve geleceÄŸe dair iÅŸaretler taşıyan ZULKARNEYN’İN ÜÇ AYRI YOLCULUÄžUNU TEMSİL EDEN yerlerdir. Bizlere tuzak kuranlar, muhtemelen bu ÅŸehirleri, coÄŸrafi koÅŸulları ve uzaklıkları nedeniyle bizlere en eziyetli olacak ÅŸehirler olarak seçmiÅŸ olmalıdırlar. Ancak Allah, bu planı tam tersine çevirmiÅŸ, Zulkarneyn’in uÄŸrayacağı 3 ayrı ÅŸehri seçmelerini saÄŸlamış ve bu manevi güzelliÄŸi yaÅŸamamıza vesile olmuÅŸlardır.

Üstad Bediüzzaman Hazretleri, Hz. Mehdi’nin tam 100 sene sonra “baharda” Van’a geleceÄŸine iÅŸaret etmektedir. Bizler de kendimizi Mehdi talebeleri olarak gördüğümüzden, Üstad’ın bahsini ettiÄŸi zamandan tam 100 sene sonra baharda cebren Van iline getirilmiÅŸ olmamız, bizim için çok büyük bir ÅŸereftir.

Eminiz ki kumpasın kurgulayıcıları, planlarını yaparlarken, 1400 sene önce indirilen Kuran’da anlatılan Zulkarneyn’in tuttuÄŸu 3 yoldaki uÄŸrak yerlerini tercih edeceklerini bilmiyorlardı. Hem tebliÄŸ hem de cezaevi sürecinde Türkiye’nin pek çok ilini dolaÅŸmış olan Bediüzzaman Hazretleri’nin, Hz. Mehdi’nin 100 yıl sonra geleceÄŸi yerin Van olacağını söylediÄŸini de muhtemelen bilmiyorlardı. Eminiz ki bunları bilseler, planlarını baÅŸka türlü yaparlardı. Ancak yine eminiz ki, bu planlar da hüsrana uÄŸrar, yine bizler için hayra dönüşürdü.

Sevk planlarını BİZ YAPMADIK. GittiÄŸimiz yerleri BİZ SEÇMEDİK. Götürüldüğümüz yerlere ESARET İÇİNDE ve CEBREN götürüldük. Bizlere karşı planlanan kötülüklerin tezahürü olarak bunları yaÅŸadık. Ancak her sinsi tuzak, bozulmuÅŸ yaratılır. Kumpasçıların Türkiye’nin 81 ilinden sadece bu üç özel ÅŸehri tercih etmiÅŸ olmaları ALLAH’IN DİLEMESİYLEDİR. Allah onlara, en istemedikleri sonuçları KENDİ ELLERİYLE vermiÅŸtir. Çünkü her tuzaÄŸa karşı, Allah’ın daima üstün bir tuzağı vardır.

YaÅŸadığımız tüm haksızlıklara raÄŸmen Allah’a tevekkülümüz, rahatlığımız, mutmainliÄŸimiz iÅŸte bu yüzdendir. Çünkü her ÅŸey Yüce Rabbimizin kontrolü altındadır. Kurulan her tuzağı Allah bilir, yapılan her sinsi planı Allah duyar. Allah’a raÄŸmen güçlü olduklarını zannedenler, hayatları boyunca yenilgiye, korkuya, hüsrana mahkumdurlar.

Share Post
Written by
No comments

LEAVE A COMMENT